bugün gündem filtresi

gündeminizi kişiselleştirin:
    yenile (0)
    « / 1 »
    daha fazlası
    • 1994 yapımı edward zwick filmi.
      başrollerde anthony hopkins, brad pitt, aidan quinn ve julia ormond oynar.
      william ludlow, hükümetin kızılderili politikası yüzünden askerlikten istifa ederek montana yaylasındaki çiftliğinde inzivaya çekilir ve 3 oğlunu burada vahşi doğada yetiştirir. kızılderili kökenli ve kendisine sadık kâhyalar da çiftlikte onların yanında yaşamaktadır.
      oğlanlar büyür, en küçükleri samuel, ızak diyarlara üniversite okumaya gider ve mezun olduğunda nişanlısı susanna ile çiftliğe geri döner. iki ağabeyi alfred ve tristan da susanna'dan çok etkilenirler. samuel, tarih ve siyaset meraklısı, almanca bilen, entelektüel ve kanı kaynayan bir vatanseverdir. avrupada savaş patlayınca yerinde duramamaya başlar ve almanların ingiliz ordularını köşeye sıkıştırdığı haberini alınca, babasının karşı çıkmasına rağmen kanada'ya geçerek savaşa katılmaya karar verir. iki ağabeyi de onu yalnız bırakmamak adına onunla birlikte giderler.
      samuel savaşta pusuya düşürülerek öldürülür. alfred yaralanır ve eve gönderilir. tristan samuel'in akıbetinden kendini sorumlu tuttuğu için eve dönemez. bir süre daha etrafta dolaşır, savrulur. bu arada alfred, çiftliğe yerleşen susanna'ya ilan-ı aşk eder ama reddedilir. tristan eve döner. susanna, her haliyle tristan'a vurulduğunu belli eder. buna katlanamayan alfred, evi terk ederek şehre yerleşir. tristan ile susanna arasındaki aşk meşk işleri kısa sürer. tristan, içinde yaşayan ayıyı dizginleyemediği için tekrar evi terk edip dünyanın uzak ülkelerine avlanmaya gider. susanna onu bekleyeceğini söyler ama tristan yıllarca dönmez. derken alfred, şehirde ticaret ve siyaset bağlarını büyüten bir iş adamı olarak amerikan kongresine adaylığını koyar. babası buna karşı çıkar ve akabinde felç geçirir. filmin ilerleyen bölümlerinde alfred ile susanna'nın evlendiklerini görürüz.
      tristan yıllar sonra tekrar döner. herkes onu sevinçle karşılar. küçüklüğünden beri kendisine âşık olan kızılderili kâhyanın kızı isabel 2 ile evlenir. savaştan ve felç geçirdikten sonra babasının kaybettiği malvarlığını geri kazanabilmek için tristan küçük çaplı içki kaçakçılığı işine girer. bu, şehirde siyasi desteğe sahip büyük kaçakçılardan olan o'banion kardeşlerin öfkesini çekmekte gecikmez, ve o'banion ile tristan'ın karşı karşıya geldikleri bir esnada, isabel 2 kaza kurşunuyla ölür.
      tristan kanuna karşı geldiği için kısa süre hapis yatıp çıkar ve isabel'i öldürenleri kayınpederinin yardımıyla halleder. aynı günlerde susanna intihar eder. lanetli ludlow mezarlığına arka arkaya iki gelin gömülmüş olur.
      o'banion, kardeşinin intikamını almak için, emrindeki şerifle birlikte çiftliğe gelir, tristan'ı alıp götürecekleri sırada albayımız william ludlow, shotgun'ıyla sahneye çıkar, iki kişiyi halleder, üçüncüyü ise ahırın arkasından sahneye çıkan alfred halledecek, babasıyla yıllar önce kopan bağlarını yeniden kuracaktır. tristan, cinayetleri üstlenip çocukları alfred'e emanet ederken hikaye biter.