bugün gündem filtresi

gündeminizi kişiselleştirin:
    yenile (0)
    « / 1 »
    daha fazlası
    • depremler enkaz bırakır değil mi?
      peki, olmamış deprem ve ondan kaldığı sanılan enkaz ne bırakır?
      bir deprem olmamışken enkaz gibi yaşamakla ne anlaşılır?
      insanların ruhlarındaki bedenlerinde ve akıllarındaki enkazdan kurtuluş var mıdır?

      23 nisan gibi bir günde başlığa 10 giriş çok üzücü bir özet.
      doğru ya, hiç kimsenin bi'şey yaptığı yok ama herkes çok meşgul! kimsenin söyleyecek yeni bir sözü yok.. yaşayan hortlaklar ülkesi oldu ülke.. bedenler var gibi ama ruh yok. akıl var gibi ama yaşam izi yok? bol soğanlı şikayet, tek girişli ben de bunu yazarım kibri, çocuk muyum ben 23 nisan kutlayacağım fikirsizliği... şu bu vesaire

      hayat çok berbat. türkiye çok kötü, ekonomi dehşet kötü. insanlar kötünün kötüsü...
      kim iyi? gerçekten kim iyi? bu kadar kötüyse her şey neden yaşanıyor ki?

    • hayat yaşanıyor mu ki, 23 nisan yaşansın?
      halihazırda yaşamıyoruz,
      hayatta kalıyoruz çoğumuz.

      sisifos ile pandora arasında
      koşturup duruyoruz.

      hayat mücadelesine ve umutlu olmaya devam.

      çetin altan'ın dediği gibi:
      "enseyi karartmayın."

      edit: imla.

    • bu gün, bayramın üçüncü günü yaşlı annemi biraz hava alsın diye en yakındaki büyük parka götürmek istedim. arabayı yerinden oynatınca tekrar yer bulabilecek miyim diye uzun uzun düşündükten sonra bu riski almaya karar verdim. aslında sorun park yeri bulamamak değil. ben iki km uzağa da park ederim oradan yürürüm ama yanımda yürümekte zorlanan alzeimer hastası annemle bu durumda ne yaparım? neyse tüm riskleri göze alıp erkenden yola çıktım. korkunç bir trafik, parkın çevresinde arabayı park edecek yer bulamadım, yine ücretli otoparka girdim, orada yer bulduğuma şükrettim. araçtan indik etrafta hiç türkçe konuşan yok, tuhaf sakallı tipler kol geziyor, yanımda yaşlıyla parkın içinde karşıdan karşıya geçmeye çalışıyorum kornaya basıp duruyorlar. ne yaşlıya saygıları var ne insana, ve bunlar heryerde. gittiğime gideceğime pişman oldum. 79 yaşındaki anneme parkta güneş ve hava aldıracağım, biraz yürüyecek, iki ağaç bir çiçek görecek, büyük olay oldu. ben 28 yıldır gece gündüz demeden çalışıp vergi veriyorum bu ülkeye. bu mülteci, göçmen her ne haltsalar nasıl benim vergilerimle yapılmış parkta, yolda, caddede benden öncelikliymiş gibi pervasızca ve saygısızca davranabiliyorlar?
      çıldırmamak elde değil. ortalık suriyeli ve afgan ve bilimum medeniyetsiz insan işgali altında tık ve biz artık istanbul'da parka gidip hava dahi alamıyoruz. üç gündür evden dışarı adımımı atmadım, dün gece saat dokuzdan sonra gidip yeşilköy sahilinde yürüyüş yaptım. tek aktivitem bu. bir arkadaşım çapa'dan yeniköy'deki ananesinin mezarına 6 satte gidip geldiğini söyledi dün. bütün istanbul tamamen kilitlenmiş durumda, bayram değil sinir harbi yaşıyor insanlar ve artık ruhları kaybolmuş, kafayı yemiş, insanlıktan çıkmış durumdalar. arap nüfus gayet memnun.kendi ülkemizde evimizden çıkamaz olduk.

      o yüzden kimsede insanı bir duygu ve tavır beklemeyin. işin ilginç yanı ülkeyi bu hale getirenler kimsenin yüzüne bakamayacak halde olmaları gerekirken meydanlarda utanmadan hala oy istiyor ve ahkam kesiyor. buyrun bayram sabahı sultanahmet meydanı tık bu ülkeye başka turist gelir mi?

    • o kadar haklı zerneniş ki. bizim jenerasyonumuza yapılan nerede o eski bayramlar eleştirisinden daha kötü milli benliğin azaldığı bir sürece girmişiz hiç farkında değiliz.

    • istanbulda eger cesaret edip dışarı çıktıysanız ülkenin nasıl işgal edildiğini görmüşsünüzdür

      ne bayramı

      onlar artık sosyalleşiyor o günlerde

    • bir zamanlar 'kutlu doğum haftası' saçmalığı ile 23 nisan güme gidiyordu. neyseki ondan kurtulduk. bu sene de dini bayrama denk geldi, ona özel bir gün yaşanamadı. bütün gün sokaktaydım, afişler dışında bir etkinliğe denk gelmedim.

      sokaklarda cicili bicili giyinmiş, ellerinde bayraklarla dolaşan çocukları görmeyi çok isterdim. bazıları ciddiye almıyor ama çocuklar için bu hatıralar o kadar önemli ki. bir görev için hazırlanmak, kutlama yapmak bayramın hafızalarında daha güzel yer etmesini sağlıyor.

      atatürk ün getirdiklerini yok etme çabasıyla, çocukların gençlerin ufuklarını daraltmaktan ve köreltmekten geri durmuyorlar.